upload music to get code

14 Ocak 2011 Cuma

MUTLULUKLAR

Ben bu gece farklı gördüm seni , gördüklerim her şeyi anlatıyordu bana, değişmiş farklı bir yüz ile çıkmıştı karşıma öyle aman aman uzun bir zamanda geçmemişti resmine bakmayalı ama farklı gördüm bu gece resmini sadece meraktan bakmıştım , büyümek değildi bu ifade..! sadece zamanı ayakları altına almaktı .sanırım o küçük mimikler yerine hafif ama ağır tebessümler ,elini sallayıp ani kalkışlar yerine kafasını çevirip yelkovan havasında hareketler bürümüştü kişiliğini , artık dilim varmıyor ne dostluğunu nede arkadaşlığını özledim demeye ,

Ben bu gece farklı gördüm resmini ,geçmiş sarıldı diken diken olmuş kalbime ,farklı bir eziklik tatmadığım bir duygu törpülüyor beni bu gece, onca sene yaşadım ama bu gece anladım kaybetmek neymiş , bir sesi özlemek neymiş , konuştuklarına eşlik eden biri olmayınca kaybettiğinin kıymetini anlamak neymiş ,en ufak bir leke yok kalbimde sana dair o zamanda öyleydi şimdide öyle..!!

Ben bu gece farklı gördüm seni , bir pencere açmışsın hayatında umarım perdeyi acıp baktığında görüyorsundur bahar kokulu ağaçları yumurtalarına sarılmış bir ağaç dalındaki kuşları umut gibi yeşeren çimenleri,seni gülümseten sabah esintisini , umarım hepsini yaşatır sana ...!!

17 Kasım 2010 Çarşamba

Merhaba

Merhaba hayat
Merhaba tüm anılar ,tüm acılar ne varsa bugün yanımda , anılar tırmalıyor beynimi geçmiş sarmış bedenimi üşüyorum sıkı sıkı sarılıyorum yanlızlığıma ama unutamıyorum unutmakta istemiyorum
bu gün karıştırdım anıları aradım seni ve bir iz bir resim çıktı elimin altında gri eski bir fotograf gördüm gözlerin hep aynı halen hayat dolu ve öğrendim ki diledigin düşlediğin işe kavuşmussundur için kabardır birden neydin ne oldun dercesine sevindim evet artık bir okulda öğretmen olmuşsun biraz kurduğun düşlerden uzak olsada yinede çok sevindirici bir haber en azından benim için ( sen hep özel bir kreş hayal ederdin adınıda neyse....) işte böyle anılarım ne kadar uzak olursan ol ne kadar özürler zincir olsada ne kadar uzak olsanda ,aramaya cesaretim ve aramasanda tüm kalbimle diliyorum sen benim can dostumdun öylede kalacaksın hiç bir şey ama hiç bir şey değişmeyecek seni hala çok ama çok seviyorum arkadaşım kendine iyi bak......

1 Kasım 2010 Pazartesi

Seni Çok Özledim

Ne kadar özlediğimi nasıl anlatabilirim ki sana , kanayan anılarımı her şarkıda bir kez daha kaşımak , sana seni özlediğimi bile söyleyemiyorum ,ben sana aşık değilim ki ,sadece sevdim senin sadece büyüttüğüm çocuktun sen ,
Her an gelecekmişsin gibi oluyor bazen , ne söyleyeceğimi planlıyorum ama zaman akınca karanlığa anlıyorum o zaman sen yoksun ve anıların yine başbaşa kalıyorum çok denedim unutmayı , ve sordun kendime.! neyi unutayım ve bir kez daha hatırladım.
Seni o kadar çok özledim ki dostum anlatamam o kadar çok anlatacağım sensiz anılarım varki
ve o kadar çok özledim beni dinlemeni ,gülüşünü , kızmanı hatta ağlamanı
aslımda ben kendimi çok özledim , sana beni anlatmıyordum ben kendimle konuşuyordum , hani hep giden aranır ve değerlenir ya ne kadar doğru bir cümle ama yanlış olan her zaman aynıydın sen , yanımda olsanda sesimin ulaşamayacağı uzaklıkta olsanda sen benim için hep aynıydın aynıda kalacaksın
Artık unutmak için çaba göstermeyeceğim , anladım ki bunu başaramayacağım en azında beni ben yapan seni bekleyeceğim selamını özledim ...
Unutmadım dostum, unutamadım...!!!

7 Temmuz 2009 Salı

Aşkın Esareti



ben ağlamayı bilmeyen sevgilere esirim
her elveda da bir kez daha ölürüm
yağmurlar sarar akan yaşlalarla bedenim
ben senin sevgine esaretim

ben sana aynalardaki seni anlatamam
ben sana pembe düşlerle dolu yarınlar sunamam
ben sana dünde yaşadığını veremem
ben senin unutmak içim de sevemem

ağlamayı öğrenmeden aşkı anlayamasın
buz gibi bedenlerde beni bulamazsın
sana ben son kez dön desem
o zamanda sendeki beni bulamazsın


dedim ya güzelim kalbi olmayan sevemez
ağlamayı bilmeyen gözler sevmeyide bilemez

9 Aralık 2008 Salı

YAŞLI BİR BAYRAM SABAHI


Uykulu bir ruh haliyle uyanıyorum

Güneş bulutların arkasına gizlenmiş , bulutlar ağlamak üzere, bir bayram sabahında. Acele ile ütülü gömleğimi giyiyorum, temiz çoraplar bir elimde yine birini ters giymenin telaşı var. Biraz daha elbise ile uğraşırsam bayram namazının ihtişamını ve sevincini kaçıracağım , neyse’ ki çıktım evden .Mahallenin yolu parke taşlarla süslü ,geceden yağan yağmuru çekmiş içine , koşar adım yetiştim kalabalıklar arasında kapıdan içeri girdim. Pencere altında bir yer buldum kendime hocanın
- boşlukları dolduralım cemaat ‘ sesi yankılanıyor camiinin kubbesinden, etrafıma bakıyorum ve nede çok tanımadığım insan varmış, meğer görmek bu güne nasipmiş , kalabalıklar arasında ufak bedenler saklanmış, babasına durmadan soru soran, ve namaz vakti geldi Allah kabul ederse eda ettik namazımızı , nedendir bilinmez içeri girmekten daha zordur dışarı çıkmak. Sıkışa , sıkışa çıktım dışarı, camii avlusunda hatrı sayılır arkadaşlarımla bayramlaşıp şadırvana yöneldim , bir yudum su içtikten sonra eve doğru hızlı adımlarla yürümeye başladım, yolu yarılamıştım ,biraz önümde birazda arkamda kalabalık vardı .herkes evine ulaşmanın telaşı içinde yürüyordu. Kaldırım kenarında birini gördüm.! uzakta elinde bastonu vardı, yaşlı adam bu hali ile nasıl olurda erkenden çıkıp buraya kadar yürümüş olabilir diye düşünüyordum. sanırım yetişememiş ve yorulmuştu , yaklaştım ve gözüm yaşlı adamın üzerindeydi.yaşlı adama doğru yaklaşan ve yanından gelip geçen adamların yüzüne bakıyordu ve on , on beş kişi geçti yanından ben yaşlı adama ulaşana kadar, suratını net olarak görebiliyordum ve kısa sakalı, elinde baston , gözleri buğuluydu o birkaç saniye içinde o halini yaşadığı hayata lanse edip bir çok senaryo kurdum aklımdan, belikli bir şeyler bekliyordu , en azında böyle düşündüm ve o an aklıma yanından geçen adamları seyretmesini ve o hüzünlü halini birleştirdim birkaç adımı hızlı attıktan sonra. Selam verdim oda karşılığını titrek bir sesle verdi
bayramın mübarek olsun dede ver elini öpeyim ( sağ elinde olan bastonun sol eline alırken ellerinin titrediğini görebiliyordum ağır bir davranışla uzattı elini ve o buğulu dolmuş gözlerinden iki damla yaş düştü parke taşlarına)
- seninde bayramın mübarek olsun evladım , çok bayram gör
- hayırlı bayramlar dede, dedikten sonra bir birimizin yüzüne bakarak tebessümde bulunduk. Birkaç adım sonra içimde sabahın verdiği ne kadar ağırlık varsa uçtu gitti, derin derin nefes alıyordum sanki , sanki aldığım nefesle uçmak istercesine iki damla göz yaşı ve bir tebessüm bıraktım bir bayram sabahı bir insana ,benim için işte o an bayramdı..
- geride çok bayram bıraktım bu kısa ömrümde en güzeli çocukken yaşadığım heyecanlardı ve en anlamlısında birkaç gün önce yaşadı . kim bilir belki de bir gün o sandalyede ben veya sizde olabilirsiniz. Umarım yoldan geçenlere bakıp buğulanan gözler yerine tebessüm dolu tebrikler kabul ederiz zira zaman bu yazıyı okuduğumuz anda bile bize inat ilerliyor bir olumsuzluk olmazsa eğer o yaşa gelip beklentilerimiz olması aşikardır.
- Henüz geç olmadan gelecekte birilerini beklemeden bizi bekleyenlerin yüzüne tebessüm için, buyurun özeleştiriye.
- Tebessüm dolu İyi bayramlar…
-
- Fatih_han
- 09/12/2008
-

14 Kasım 2008 Cuma

NEFRETİN GÖLGESİ


NEFRETİN GÖLGESİ

Yine bulutlu bir gün, yine sıkıcı bir günün başlangıcı, yine son halin var karşıdaki aynada, son sözlerin var duvarlarda.
Bıraktıkların salkım , salkım sırtımda
Sen şimdi gittin ya , mutlusundur ,sabahları gülüyorsundur, çayın yine hep tek şekerlidir ve saçların düz ve toplamadan yapmışsındır
Sen şimdi gittin ya artık evden dışarı çıktığında başka gözlerin esiri olmuşsundur, herkes bilir teksindir. Ve herkes ister seni
Sen şimdi gittin ya , artık daha namuslusundur, kimse bilmiyordur içindeki şeytanı, kimse bilmez içindeki ateşi
Ve sen şimdi gittin ya en namussuz ben ..! dünyayı başıma yıkan sen ve bir kaldırım kenarında gülen sen
Sen şimdi gittin ya nefretin sınırları dolu dizgin içimde
Sen şimdi gittin’ ya, unutamam sanma ,Sisli hayalin kayboluyor başka gözlerde. Unutuyorum seni başka benlerde
Ben seni bendeyken sevdim , sen her aramızdaki sonbaharda , başka kollarda yeşerdin, sana elveda bile demiyorum.
Yalancı dostluğundan ,sanal sevginden ,seni bana esir eden gözlerden, beni senin gölgen yapan esaretinden NEFRET EDİYORUM..!!

13,11,2008
Fatih_han

22 Ekim 2008 Çarşamba

CESARETİM YOK


Cesaretim Yok Sana ben dön diyemem ki bu saatten sonra , unut o sözleri başlayalım yeniden demek ; yok ,yok buna cesaretim yok, onca yaşanmış yıllar bunca anı içinde yaşamak ne kadarda zor. Uzanıp uyumak, sonrada uyanmak dualarım olmuşken , sen hiç bir şeyden habersiz hayatını karatan adama lanetle okurken , ben ise seni sevmekten başka hiçbir şey yapmazken ,bana unut deme sakın.! , ben farklı yaşadım seni, arayıp bulamadığım anı ,uzanıp tutamadığım bendin sen ! neden bu denli karanlık olduk, niye biz iki iyi çocuk olamadık ? yok ,yok inan buna cesaretim yok, bakamam gözlerine,çıkma sakın karşıma ,ama söz veriyorum sana, hayallerimden kurtulamasan ‘da inan bu simayı göremeyeceksin bir daha …!


Bu acı sende’ mi bendemi daha çok dem almış bilmiyorum ama , seni düşünen ben ! yokluğunun acısını ,söylediğim sözler ile ölümü tatmak isteyen yine ben, inan acıtmıyor beni ,yıktığım hayallerin ve beni hatırladığın kötü anılarla kadar….

Fatih_han

19/10/2008

BENİM HAYATIM HENÜZ BİTMEMİŞTİ.. !


Benim Hayatım Henüz Bitmemişti


Bu ne kadar sessizlik ,
hey gölgen nerede.
Nerede insanlar, neden bu kadar karanlık.
Bu kalabalık bu göz yaşları kimin için,
Biri ses versin,
Ellerim ,ayaklarım neden hareket etmiyor.
İşte annem geliyor. Şimdi öğrenirim neden böyle.
-Anne , anne konuş benimle
neden ağlıyor cevap vermek yerine?
Sanırım biri ölmüş.!
babam mı ? yok hayır babam orada amcamın yanında, ona bakıyor.
oda kim, bu hayat arkadaşım
-hey dilek buradayım aşkım
( işte gördü geliyor. Elinde bir kağıt parçası var, yinemi pasta kek tarifi bıkmadı bu hobisinden)
peki sen neden bu kadar ağlıyorsun ?
ver bana ben okurum neymiş O,
anlaşıldı sen oku madem vermiyorsun.
Yol yakın geri dön, nereye uzaklara böyle
Bırakıp gitmek bu kadar kolay’ mı söyle
Sana söz.! sana yemim.! bitecek kötü anılar
Sadece yanımda kal.!
Mutlaka gelecek güzel yarınlar
Zor’ mu bu kadar inanmak bu sözlere
Kaç kez duydun kısa ömründe
Bir kez daha dene,
seni saran kollarımı
Virane olup,çürüyüp gitmeden.!
Yaşat bendeki geleceğe dair anılarımı
Sakın ölme..! sakın bırakma beni..!
Buda neydi şimdi dilek ? giden ,ölen kim ya kim yazdı bunu ,
kim için yazılmış,
-dilek ? neden burada herkes ? buda konuşmuyor.!
iyi ama kimin bu cenaze,
benim bilmediğim önemli bir akrabam mı var.?
biri elimden tutsa kalkabilsem o zaman anlardım kim ölmüş,
işte tek dostum çocukluk arkadaşım
- hey murat dostum tut elimden kimse beni duymuyor,
işte geliyor , nihayet biri beni fark etti,
-bu ne hal ya murat gözlerin kızarmış ?
sen biri için’ mi ağladın , işte buna gülerim ben..
tut elimi kalkmama yardım et bakalım, neler oluyormuş bir anlayalım,
(tamam işte elini uzatıyorsun)
ama.. !
dur gözlerimi neden kapatıyorsun, murat diyorum saçmalama ,
aman Allah’ım bu nasıl bir karanlık ?
Bu beyaz elbise ,bu .! bu kefen neden bende. bu tabut ‘
kim ölmüş, kim için bu kadar göz yaşı ,
bir dakika neden sesler kesildi ?
biri ayaklarım ile uğraşıyor , kim bağlamıştı ayağımı ve neden çözüyor şimdi, bende neden kalkamıyorum diyorum. Burası çok sert sırtıma taşlar batıyor. oh be biri yüzümü aştı işte murat
- hey dostum yarım et bana.
Dur ne yapıyorsun gözlerime toprak kaçacak.!
bu tahtalar ne için ?
murat ne yapıyorsun dostum..!
yine karanlık oldu..!
biri toprak atıyor üzerime yok hayır bir kişi değil kalabalık ,
tahtalar kırılacak .
aman Allah’ım yoksa o şiir’i benim için’ mi yazmış , yoksa ben…………………..!

fatih_han

19/10/2008